2 Ekim 2010 Cumartesi

Parke salonlarda taraftarın kalbinde sönmez güneşsin sen!..


Bir ayı aşkın bir aranın ardından Kaf-Sin-Kaf'ın Gür Sesi'nden yine sesleniyorum sizlere. Yeşil sahalara şimdilik değinmeyelim, parke salonlara bakalım. Basketbolda onlarca yıldır gerçekleşemeyen bir beklenti gerçekleşirken geçen yılın ilk beşinden dört oyuncu, geçen yılın bençinden üç oyuncu ile yola devam ediliyor, sezondan beklentiler böylece doğal olarak artıyordu, takımın yenilerinden biri de tecrübeli pivot Jovo Stanojevic olunca hedeflerin de büyümekte olduğu anlaşılıyordu, sezon öncesinde vip ve kombine satışlarından çok önemli gelir elde etmeyi başaran basketbol şubemiz, şimdiye kadar hiç yapılmamış bir organizasyon ile bir NCAA takımını sezon açılışımızda konuk etti, Drexler Dragons takımını yenerek sezona merhaba dedi. Ardından Pamukkale Turnuvası'nda üçte üçle Denizli'den kupa ile dönerken, son maçta Zvone Buljan'ın kasıtlı ve sportmenlik dışı hareketi ile kaptanımız Andre Smith'i birkaç aylığına kaybetmek zorunda kaldık, Bornova Bld. teknik kadrosu ve yönetiminin bu konuda sessiz kalması hepimizi en az bu sakatlık kadar üzdü. Ardından düzenlenen Cevat Soydaş turnuvasından da üçte üç ile Bursa'dan da kupa ile dönen takımımızda, Andre'nin yokluğunda yerini doldurmak için transfer edilen tecrübeli Omar Sneed Burak Ural-Özgür Soylu turnuvası'nda ilk kez sahaya çıktı, evsahibi olduğumuz turnuvada da üçte üç ile kupayı almayı bildik. Sezona üç kupa ile girdiğimiz bu yılda, Eurochallenge kupası eleme turu karşılaşmasında Hollanda'nın Leiden Basketball takımını, baştan sona önde götürerek 22 sayı farkla 87-65 yenerek ülkemize turu büyük oranda garantileyerek dönmeyi başardık. Takımımızda 12 oyuncumuz da süre alırken, 9 oyuncumuz skor üretti, 4 oyuncumuz çift hanelere ulaşırken Furkan Aldemir double double yaptı. Jovo Stanojevic, Osiris Eldridge ve Omar Sneed bu karşılaşmanın ardından haklarındaki tüm soru işaretlerini ortadan kaldırdılar.
İlk maçların ardından bireysel istatistik sıralamalarında şut yüzdesinde %87,5'luk bir yüzde yakalayan Jovo Stanojevic en yakın rakibine %9'luk bir fark atarak 1. sırada yer bulurken, Osiris Eldridge ise %72,7 ile 7. sırada yer aldı. İkilik şut yüzdesinde Jovo Stanojevic aynı yüzde ile yine 1. sırayı alırken, Osiris Eldridge ve Furkan Aldemir %83,3 ile 5. sırayı paylaşan oyuncular arasında yer aldılar. Üçlük şut yüzdesinde %60 şut yüzdesi ile Osiris Eldridge 19. sırada yer aldı. Faul yüzdesinde 5'te 5 ile faul kaçırmayan Jovo Stanojevic 9. sırayı paylaşan oyuncular arasında yer buldu. Saha içi isabet sayısında 8 isabet ile Osiris Eldridge 9. sırada yer aldı, Omar Sneed ve Jovo Stanojevic ise 7 isabet ile 19. sırayı paylaşan oyuncular arasında yer aldılar. İkilik isabet sayısında Jovo Stanojevic 7 isabet ile 9. sırayı paylaştı. Üçlük isabet sayısında Osiris Eldridge 3 isabet ile 14. sırada yer aldı. Hücum ribauntlarında 5 ribauntla Furkan Aldemir 4. sırada yer bulurken, savunma ribauntlarında 11 ribauntla Furkan Aldemir 2. sırada yer aldı, Toplam Ribauntlarda ise Furkan Aldemir 16 ribauntla 2. sırayı elde etti. Asist sıralamasında Jovo Stanojevic 7 asistle 6. sırada yer alırken, top çalma sıralamasında Osiris Eldridge 3 top çalma ile 11. sırayı paylaştı. Top kaybı sıralamasında 4 top kaybı ile Jovo Stanojevic 18. sırada yer aldı. Blok sıralamasında ise David Holston ve Jovo Stanojevic 1'er blok ile 13. sırayı paylaştılar. Furkan Aldemir yaptığı double double ile bu başarıyı elde eden 21 oyuncu arasına girdi. 6 Ekim Çarşamba 20:30'da Karşıyaka Arena'da rakibimizi ağırlayacağımızı, maç biletlerinin 15 TL olduğu, çarşıda, yalıdaki kulüp binasında ve EgePark'ta biletlerin satılmakta olduğu ve takımımızı 12'de 12 yolunda yalnız bırakmamamız ve tribünleri doldurmamız gerektiğini hatırlatarak basketbolla ilgili satırlarımı sonlandırayım.

Voleybolda 3 yıl önce ligi 3. bitiren takımımız, bu sezon öncesinde DYO'nun sponsorluktan çekilmesinin ardından sıkıntılı ve belirsizliklerle dolu bir dönemin ardından, şubemizin varlığını ve 1. Lig'teki mücadelesini sürdürmesini isteyen ve bekleyen camiamızın da baskısı ve desteği ile 2010-2011 sezonu için yeni bir şube yönetimi oluşumu ile zorlu bir yola çıktı. Varlık mücadelemizi gençlerimizle ve yerli-yabancı genç takviyelerle vereceğimiz bu sezonda genç oyuncularımız Rabia Eroğlu, Gamze Korkmaz, Hande Şahbaz, Gizem Öcal'ın yanı sıra bu yıl profesyonel sözleşmeye imza atan genç pasörümüz Pelin Ceylan ve A takımla idmanlara alınma kararı alınan Büşra Mutlu ve Simay Akkaya ve Eczacıbaşı'ndan alınan Buse Kayacan ile ilk adımlarımızı attık. (Kaynak: Resmi Sitemiz http://www.ksk.org.tr/) Önümüzdeki günlerde voleybolla ilgili yeni gelişmeler ve duyurular olacağını, camiamızı da yanımızda görmek istediğimizi söyleyerek yazımı sonlandırayım.

Not: Takımımıza onlarca yıldır emek ve katkı veren kaptanımız Şükran Akar başta olmak üzere, ikisi de gerçek Karşıyakalı olan Aslı Köprülü ve Tuğba Toprak'a, bu yıl aramızda olamayan ve Karşıyaka'mıza geçtiğimiz sezonlarda hizmet eden tüm oyuncularımıza teşekkür ediyor, başarılarının devamını diliyorum.

Kaf-Sin-Kaf'ın Gür Sesi ile yeşil-kırmızı sevgiler...

22 Ağustos 2010 Pazar

Ve başlıyoruz!

Evet, hareketli, tansiyon, acı, gerilim, aksiyon, üzüntü, acı, macera ve sevinç dolu bir ara dönemin ardından başlıyoruz.


Futbolda federasyona gerekli ödeme cuma günü yapılarak lisansların büyük çoğunluğu çıkarıldı, bir Karşıyaka klasiği olarak yurtdışından gelen oyuncularla ilgili yine sıkıntı yaşandı, kulübün bu konuyla ilgilenen profesyonel kadrolarını güçlendirmesi uzun yıllardır yaşanan benzer sıkıntıları en aza indirgeyecektir. Umarım takımımız bugün lige iyi bir başlangıçla girer ve uzun zamandır gülmeyen yüzümüzü güldürür. Takımımıza sakatlıksız, cezasız, başarılı ve sonu şampiyonlukla bitecek bir sezon diliyorum.


Basketbolda son yılların en güçlü kadrosunu oluşturan takımımız, yeni sezona NCAA'den Drexel Dragons takımı ile yapacağı sezon açılışı karşılaşması ve muhteşem gösteriler ile merhaba diyecek 25 Ağustos Çarşamba günü, VIP kartlılar maça ücret ödemeden girebilecek, Ege Park ve KSK Arena'da Pazartesi ve Salı günleri satışa çıkacak olan biletler ise 5 TL.


Voleybolda ise Cuma günü yönetimimiz tarafından voleybol federasyonuna olan borçlar ödenerek voleybol federasyonunun geri adım atması sağlandı, artık görev Karşıyaka camiasına, Karşıyaka halkına, esnafına, sanayicisine düşüyor, umarım herkes elinden gelen desteği vererek takımımızın bu sezon da Karşıyaka'ya yakışan mücadelesini sürdürmesine katkıda bulunur, sponsor bulunması halinde ise daha iddialı olabileceğiz.

Önümüzdeki günler her cephede herkesin elini ve hatta bedenini taşın altına koymasını gerektiriyor. Umarım bu süreçte tüm Karşıyaka güçlerini birleştirir ve masaya yumruğunu birlikte vurarak ses getirir, sonuç alır. Haydi Karşıyaka, 100. yılda 100. yıla yakışır Karşıyaka için elele!

20 Ağustos 2010 Cuma

Kaf-Sin-Kaf'ın Gür Sesi NTVSpor Radyo'yu da inletti

NTVSpor Radyo 19 Ağustos tarihli Voleybolun Sesi programının 2. bölümünde Kaf-Sin-Kaf'ın Gür Sesi'ni canlı yayına taşıdım, görüşlerimi programda dile getirdim, programın birinci bölümünde ise Şube Başkanı'mız Ufuk Kele son durum ile ilgili bilgilendirme yaptı. Program Karşıyaka Özel programına dönüştü. Umarım önümüzdeki günler, olumlu gelişmeler getirir ve şubemiz varlığını camiamızın ve konuya duyarlılık gösteren sponsorların da desteği ile sürdürür.

13 Ağustos 2010 Cuma

Bu kızlar FB'li, BJK'li, GS'li olmak istemiyor! Karşıyakalı olmak, Karşıyakalı kalmak istiyor!


Fotoğraflar geçen yılki KSK Yaz Spor Okulları Şenlikleri'nden, voleybolcu kızlarımız, spor okullarımızın en coşkulu gruplarından biriydi her zamanki gibi, Kaf-Kaf çekmeyi (bazı büyüklerinden daha iyi) biliyordu kızlarımız. Atatürk'ün gençliğinden çok şey beklediği ve annesi Zübeyde Hanım'ı emanet ettiği Karşıyaka'mızda çağdaş Türk kadınını, Ege'yi, İzmir'i 25 yıldır en üst seviyede temsil eden bir branşın temsilcisi olmanın onurunu yaşıyorlardı, kadınlarda birinci spor olan voleybolda en üst seviyede forma giyebilmenin hayallerini kuruyorlar, maç sonrası sevinçle tribünlerle bütünleşip Kaf-Kaf çekebilmenin umudunu taşıyorlardı. Bir kısmı genç takımla bu heyecanı yaşadı geçtiğimiz sezon, başkanımız Hüseyin Çalışkan'ın artık Karşıyaka'da o takımları tutan çocuk doğmayacak dediği FB, BJK ve GS ile yaptıkları 6 maçın 5'ini kazanarak bizleri de gururlandırdı o genç kızlarımız, başarılarıyla a takımımızın 25 yıldır olduğu gibi ligte kalmasını da sağladılar. Yürekleriyle, mücadeleleriyle, rakip kim olursa olsun maçı bırakmamaları ile Karşıyakalı'ydı onlar, ve yıllardır bayraklaşan sloganlarda olduğu gibi Karşıyaka kızları gibisi yoktu, bütçe sınırlı olsa da yürekler sınırsızdı voleybol şubemizde.

Son iki ay içinde yaşanan gelişmelerin de, yapılan açıklamaların da elle tutulur bir yanı yok ne yazık ki. Son olarak dün voleybol federasyonu, ilginç bir açıklama ile katılım bedeli yatırmasına karşın ligten Ankaragücü ile birlikte düşürüleceğimizi açıklarken, başkanımız Hüseyin Çalışkan, yine ilginç bir açıklama ile, takımın lige katılımı için çabalarının sürdüğünü, federasyonun sponsor arayışımız için anlayış göstermesi gerektiğini belirtti. İki aydır ısrarla belirttiğim gibi, Karşıyaka lige koşullar ne olursa olsun katılmalı, onuruyla mücadelesini sürdürmelidir, yönetimin çabalarını Karşıyaka camiası ile paylaşmamasını, camianın da bu çabaların bir parçası olmasını sağlamamasını ise anlamakta zorlanıyorum, bunun kasıtlı olduğunu düşünmekten başka bir seçenek bulamıyorum. En büyük övüncümüz spor kulübü olmaktı, bunu elimizden almaya 99. yılda görev alan yönetimin de, bu duruma sessiz kalan camianın büyüklerinin de hakkı yoktu diye düşünüyorum. Umarım önümüzdeki günler, bir Karşıyaka mucizesine daha imza atmayı başarırız camia olarak, bence voleybol şubesinin yaşatılması, Karşıyaka Spor Kulübü için Süper Lig Şampiyonluğu kadar değerlidir. Umarım yönetimimiz de, camiamızın bu konuya duyarsız kalan kesimleri de kendilerine KSK Voleybol ile gelecek hayalleri kuran o genç kızlarımızın ve onların ailelerinin, onların değerli antrenörlerinin yerlerine koyarlar, empati yaparlar ve bu mucizenin öncüsü ve parçası olurlar. Tibet Kızılcan'ın kemiklerinin daha fazla sızlamaması umuduyla...

8 Ağustos 2010 Pazar

Sezona az kala Kaf-Sin-Kaf gündemi...

Geçtiğimiz günlerde Onursal Başkanımız ve değerli büyüğümüz Sn. Selçuk Yaşar'ın heykeli Bostanlı Açıkhava Tiyatrosu'nun yanıbaşında törenle açıldı. Kulübümüze yarım asırı aşkın bir süredir sahip çıkan ve her zaman yanında olan Selçuk Yaşar'a duyduğumuz sevgi ve saygının ifadesi olan bu heykel için Belediye Başkanı'mız Sn. Cevat Durak'a teşekkür ediyor, öncelikle Karşıyaka Zübeyde Hanım Stadyumu ve başta Zühtü Işıl olmak üzere 100 yılda kulübümüze hizmet edenlere ithafen yapılacak KSK 100. Yıl Anıtı ile ilgili somut gelişmeleri beklediğimi de belirtmek istiyorum.

Futbolda ilk üç haftanın programı belli oldu, takımımızın ilk iki hafta maçları TRT'nin canlı yayın programında, 22 ve 29 Ağustos Pazar günleri 21:00'de oynayacağız içerideki Gaziantep Bşb. ve deplasmandaki Ç. Rizespor maçlarını, üçüncü hafta ise (bayramın üçüncü günü) 11 Eylül Cumartesi 19:00'da Akhisar Bld.'yi ağırlayacağız. Futbolda kombineler bu yılda da açık 50 TL kapalı 150 TL şeklinde, taraftarlarımızın kombineleri kısa zamanda tüketeceğine eminim. Umarım takıma yapılacak son takviyeler de bir an önce yapılır ve 99. yıla iştahla ve umutla başlarız.



Basketbolda Osiris Eldridge İzmir'e geldi ve çalışmalara başladı, diğer yabancılarımız ise önümüzdeki hafta takıma ve çalışmalara katılacak. Resmi sitemiz http://www.kskbasket.net/ 'ten yapılan açıklama ile kombine ve vip kart fiyatları belirlendi, taraftarlarımız 100 TL 'lik normal kombineler ile Beko Basketbol Ligi'ndeki 15 maça girebilecek, normal kombineler Avrupa Kupası maçlarında geçerli olmayacak, VİP kartlar ise hem Beko Basketbol Ligi, hem Avrupa Kupası maçlarında geçerli olacak, pota arkasındaki portatif tribünler Kırmızı VİP kart ile 350 TL 'ye, her iki bench karşısındaki portatif tribünler Yeşil VİP Kart ile 400 TL'ye, protokol karşısı portatif tribünler Gold VİP Kart ile 500 TL 'ye, bu yıl hazırlanacak özel bölüm ile Gold Vip Kartlıların üzerindeki bölüme protokol tribünü karşısındaki özel deri koltuklara Platin VİP Kart ile 1000 TL 'ye sahip olunabilecek, VİP kart ile taraftar, her maça aynı koltukta oturma ve özel girişten yararlanma şansı bulurken, Gold ve Platin VİP kartlılar özel otoparktan da yararlanabilecek, tüm VİP kartlılara ayrıca Basketbol Şube'mizin özel bir hediyesinin de olacağı belirtilmiş yapılan açıklamada, geçen yıl sadece Beko Basketbol Ligi'nde geçerli olan VİP kartların bedelinin 300 TL olduğu düşünülürse fiyatların normal ve makul olduğunu söyleyebilirim, ben geçen yılki gibi bizim benchin karşısındaki Yeşil VİP Kartlıların bölümünde yer alacağım, kartımı şimdiden ayırttım.

Yukarıdaki fotoğraf geçtiğimiz günlerde tarih yazarak 100 metre engellide 12.63'le Avrupa Şampiyonu olan Mersinli Nevin Yanıt'a ait, gözlerimiz dolu dolu izledik onu, ülke şampiyonalarına 100 kişinin gitmediği bir ülkeden gelip onbinlerce izleyicinin önünde Avrupa Şampiyonu olmayı başardı, hem de rakipleri arasında en kısa boylu olmasına karşın. "İlgi görmeyen" amatör bir branşta da büyük başarılar elde edilebiliyor demek ki çok çalışılırsa, Nevin Yanıt'ı canı gönülden kutluyor, başarılarının sürekli olmasını diliyorum, eminim Nevin'in bu başarısı yeni Nevin'lerin yetişmesi için en büyük motivasyon olacaktır. Benim Nevin'i gündeme getirmemin nedeni ise ligten çekilmek istenen voleybol şubemiz. "İlgi görmüyor" denen şubemiz, geçtiğimiz yıllarda Atatürk Spor Salonu'nda Avrupa Kupası'nda çeyrek finale katılım için düzenlenen play-off final fouruna evsahipliği bile yapmış, Alsancak'ta tribünler tıklım tıklım dolmuş, takımımız çeyrek finale kalmayı başarmıştı. Daha yakın dönemde ise ligi üçüncü bitirmeyi başardık, geçtiğimiz yıl gençlerde son derece başarılı olduk ve ligte kalmamız da gençlerimizin başarısı sayesinde mümkün oldu. Yönetimimizde Atletizm'de bir önceki kuşağın efsanesi Semra Aksu da yer alıyor, ben bu yönetimden voleybolun kapanmasını değil, yaşatılmasını ve mevcut branşlarımıza yeni branşların hızla eklenmesini bekliyorum. Yeni Nevin'lerin yaratılmasına katkı vermesi gereken ilk spor kulübü Karşıyaka Spor Kulübü'dür, Fenerbahçe değil... Voleybol Şube'nin yaşatılması için yönetimimizin ön ayak olacağı bir kampanyaya tüm Karşıyakalıların elinden gelen desteği vereceğine eminim, umarım bu konuda kısa sürede gereken adımlar atılır, böyle bir kampanya başlatılmasa dahi ben bireysel olarak kulübe gidip KSK Voleybol Şubesi için bağışta bulunacağım kendi gücüm ölçüsünde...



Umarım sezon açılışına kadar bu konuda da olumlu gelişmeler olur, sezona yüksek moral ve motivasyonla başlarız...

Sevgiler,

Alphan Aksoylar

28 Temmuz 2010 Çarşamba

Karşıyaka'da Sıcak Temmuz Gündemi...

100. yıl arifesinde hedefini şampiyonluk ve doğrudan Süper Lig'e yükselme olarak belirleyen Futbol Şube yönetimimiz, geçen yılki kadromuzdan kaptan Okan Öztürk, Necati Yılmaz, Ayhan Evren, Gurur Yazar, Fuat Erarslan, Taha Yalçıner, Kıvanç Karakaş, Aykut Akgün, Erçağ Evirgen, Şaban Genişyürek ve A2 takımımızın kaptanı Erdi Kasapoğlu ile yola devam ederken, kaleyi emanet etmeyi planladığı ve imza attırdığı Özden Özgün, bugün yönetimle bonservisi için anlaşarak Ankaragücü ile anlaştı, kaleci olarak Kartalspor'dan tanıdığımız ve son 1,5 yılını Altay'da geçiren Soner Şahin transfer edilirken, yanı sıra West Ham'dan 18 yaş milli takımımızın kalecisi Deniz Mehmet kadromuza katıldı, Sarıyer'den alınan Erkan Ferin yetersiz bulunarak gönderilirken 5-2'lik Göztepe maçımızın antikahramanı Feridun Sungur, tekrar kadromuza katıldı, solbek pozisyonuna Giresunspor'dan Fırat Sezer, Ankara Demirspor'dan Hakan Duran ve son olarak Rizespor'dan Murat Ocak transfer edilirken, stoper pozisyonuna Kayserispor'dan Bayram Çetin transfer edildi, büyük olasılıkla Sivasspor'dan Yasin Çakmak transferi yarın netleşecek. Sağ açık ve forvet arkası oynayabilen ve Altay'dan tanıdığımız Tiago Queiroz Bezerra transfer edilirken, ayrıca Sarıyer'den gelen Gökhan Çakır da sağ açık oynuyor. Sol açık pozisyonunda ve orta sahada oynayabilen Mustafa Sevgi Sakaryaspor'dan, sol açık oynayan diğer Mustafa'mız Mustafa Yaşınses KKTC Küçük Kaymaklı'dan takımımıza katıldı. Orta sahaya İsviçre Aarau'dan Baykal Kulaksızoğlu, Hacettepe'den eski oyuncumuz Olgay Coşkun takviye edilirken, forvet pozisyonuna Avusturya First Vienna kulübünden Osman Bozkurt transfer edildi. Halen 2 yabancı ve 2 Türki cumhuriyet oyuncusu transfer etme hakkı saklı bulunan takımımız, doğru noktalara yapılacak doğru takviyelerle hedeflerini kovalayacaktır diye düşünüyorum. Takımımız 15 Ağustos gecesi Alsancak'ta Altay ile oynayacağımız TSYD Ege Dostluk Kupası finalinde taraftarımız ile buluşacak, sezon açılışımız ise bu yıl ilk kez Karşıyaka Arena'da yapılacak.

Uzun bir aranın ardından bu yıl tekrar Avrupa Arenası'nda yerini alacak olan Pınar Karşıyaka'mız, göreve devam eden koçumuz Hakan Demir ile onlarca yıldır görmediğimiz bir istikrar tablosunun da mimarı oldu ve Jerome Robinson'ın ardından ilk kez hem de iki yabancı oyuncumuz birden üstüste ikinci sezonunu da takımımızda yer alacak, Andre Smith ve David Holston takımımızda bu yıl da kalacak olan yabancılarımız, geçen yıl Bosman statüsünde forma giyen oyuncumuz KZell Wesson 33 yaşında olmasına karşın kulübümüze bonservis geliri kazandırarak Telekom ile sözleşme imzalarken, geçen yılki yıldızımız Ryan Toolson, Phoenix Suns'da geçirdiği NBA Yaz Ligi'nin ardından Gary Neal'ın eski takımı Benetton Treviso ile sözleşme imzaladı, Gary Neal ise San Antonio Spurs ile 3 yıllık sözleşme imzalayarak hepimizi sevindirdi ve gururlandırdı. Yerli kadromuzdan ise Alper Saruhan, Birkan Batuk, gururumuz Furkan Aldemir, Serkan Menteşe, Orhun Güngören, Onur Çalban ve Alper Yüce rotasyonda bu yıl kendi yerlerini arayacaklar, ayrıca diğer genç oyuncularımız Cem Bozok, Güray Dalaman, Mert Özmutlu, Onur Kentli ve Ali Rıza Demirelli halen takımımızda çalışmalarını sürdürüyor. Takımımıza bu yıl katılan yerli oyuncularımız ise Oyak Renault'dan Ahmet Erdoğan, Darüşşafaka'dan Uluğ Kaçaniku ve Aliağa Bld.'den Reha Öz oldu, Bosman olarak Kepez Bld.'den tecrübeli pivot Jovo Stanojevic transfer edilirken, Illinois State'ten bu yıl mezun olan Osiris Eldridge (osayris okunuyor) skorer gard pozisyonundaki tercihimiz oldu. Avrupa'da da mücadele edeceğimizden nispeten daha geniş bir bench'e sahip olan takımımız sezonun ilerleyen bölümlerinde bunun avantajını yaşayacaktır diye düşünüyorum. Orhun Güngören'in attığı 4 yıllık imza ise en az Furkan'ın attığı imza kadar değerli, 100. yılda da 99. yıldaki istikrarımızın süreceğinin göstergesi. Bu adımlar nedeniyle basketbol şube yönetimimizi kutluyor ve başarılarının devamını diliyorum, umarım bu gelişmeler camiamızdaki diyalog eksiklikleri ve gereksiz gerginliklerin de geride kalmasına katkıda bulunur, pozitif enerji ve sinerjinin oluşmasını sağlar...

Temmuz ayına ayrıca Karsad gençlik kollarının düzenlediği ve Mustafa Başman, Ekrem Güçsav ve Rıza Tuyuran'ın konuşmacı olarak katıldıkları söyleşi damgasını vurdu, konuşmacıların gerek söyledikleri, anlattıkları, gerekse hazırlıkları damağımızda farklı bir tat bıraktı, hepimizi duygulandırdı, düşündürdü.



Temmuz ayında eski Futbol Şube Başkanı'mız Tuncay Şekerci'yi genç yaşta zamansız şekilde kaybetmemiz 7'den 70'e hepimizi üzerken, kendisine rahmet, ailesine ve camiamıza sabırlar diliyorum.

Umarım kendisinin de ilk yöneticilik deneyimini yaşadığı voleybol şubemizi ayakta tutmayı başarır, bize yakışan şekilde onurlu mücadelemizi 25 yıldır hiç düşmediğimiz 1. ligte sürdürürüz.

30 Temmuz Cuma günü saat 11:00'de 50 yılı aşkın zamandır kulübümüzü ayakta tutan Onursal Başkanı'mız Sayın Selçuk Yaşar'ın belediyemiz tarafından yaptırılan anıtının açılışı yapılacak, keşke bu açılış tüm Karşıyakalıların gelebileceği akşam saatlerinde veya haftasonu yapılsaydı, yine de bu anıt için belediyemize teşekkür ediyor, 100. yıl anıtının da en kısa sürede yapılmasını beklediğimizi not ediyorum.

Sezon açılışımızda Arena'da futbolcularımız ve basketbolcularımızın yanında sultanlarımızı, voleybolcularımızı da görebilmek umudu ve beklentisi ile, umarım Ağustos ayı Karşıyaka'mıza Temmuz ayından daha iyi haberler getirir...

16 Temmuz 2010 Cuma

Voleybola sponsor arıyoruz! Ege'nin çağdaş kadınları desteğinizi bekliyor!

Yönetimimizin lige katılım payını yatırması ile ilk krizi atlatan voleybol şubemiz, yeni sezonda vereceği mücadeleye güç verecek, destek verecek sponsorlar arıyor. Takımımız çeyrek yüzyıldan beri birinci ligte aralıksız mücadele ediyor, bu süre zarfında hiç düşmediği gibi, üç sezon önce tarihinin en iyi derecesini elde ederek ligi 3. sırada bitirmişti. Bu 25 yıl boyunca hep altyapının %70-80'ini oluşturduğu kadrolar ile mücadele eden takımımız, Türk voleyboluna birçok milli voleybolcu yetiştirdi, Karşıyaka'nın rakibin gücü ne olursa olsun mücadeleyi bırakmayan ve pes etmeyen kültürünü voleybolda da parkelere taşıdı. Bu oyuncuların başlıcaları son 10 yıl içinde yetiştirdiğimiz Sinem Akap (Toçoğlu), Nilay Özdemir, Tuğba Toprak, Aslı Köprülü, daha önceki dönemlerde onlarca yıldır aralıksız formamızı giyen ve kaptanlığımızı yapan Şükran Akar, ve Karşıyakalılığını tüm Türkiye'nin bildiği Filenin Sultanları'nın unutulmaz kaptanı Özlem Özçelik. Takımımız halen altyapı milli takımlarına her yıl birçok oyuncuyu gönderiyor ve Türk voleybolunun yetiştirici kulüplerinin arasında yerini koruyor. Karşıyaka Spor Kulübü bu yıl 99. yılını kutlamaya hazırlanırken, Karşıyaka Cumhuriyet Kadını için de büyük önem taşıyor. Ulu Önderimiz Atatürk, Cumhurbaşkanı olarak ilk ziyaret ettiği spor kulübü olan Karşıyaka Spor Kulübü'ne işgal kuvvetlerine karşı gerek sportif gerek askeri mücadeleye katkısından dolayı ayyıldızı armağan ederken, annesi Zübeyde Hanım'ı da Karşıyakalılara emanet etti, tek eşi Latife Hanım da Atatürk'ten ayrılmasının ardından ömrünün sonuna dek Karşıyaka'da yaşamıştır. Karşıyaka kadını Türkiye'deki birçok ilkin de öncüsü olmuş, ilk kez Karşıyakalı voleybolcular şort mayo ile spor yapmış, yine ilk kez Karşıyaka Voleybol Şube Başkanı Dr. Tibet Kızılcan'ın cenaze töreninde kadınlar saf tutmuştur.
Voleybol, Türkiye'de kadınların bir numaralı sporu olma konumunu her geçen yıl daha da güçlendiren bir takım sporu olup, ailelerin çocukları ile birlikte izleyebileceği başlıca takım sporlarından biridir. Karşıyaka, voleybol ve basketbol branşlarında iç saha karşılaşmalarını 5000 kişilik Karşıyaka Spor Salonu'nda (Karşıyaka Arena) yapmaktadır.
Kadınlar voleybolunda 1. Lig'te onlarca yıldır Ege'yi tek başına temsil eden Karşıyaka Spor Kulübü, Türkiye'nin en köklü ve en geniş kitleye hitap eden spor kulüplerinden biridir, her branşta taraftar ortalamalarında Türkiye'nin en üst sıralarında yer alan ve bu konuda her yıl ödüllendirilen Karşıyaka Spor Kulübü, New York'ta her yıl düzenlenen Türk Günü yürüyüşüne yüzlerce kişilik kortejlerle katılan birkaç spor kulübünden biridir. İnternet alanında da birçok site ile sevdalılarına ulaşan Karşıyaka Spor Kulübü, sponsorlarının tanıtımına bu yolla da önemli katkı yapmaktadır. İzmir'in en çağdaş ve en bilinçli tüketicisinin yaşadığı Karşıyaka ve hinterlandındaki Kuzey İzmir, kendisine sponsorluk yapan işletmeler ile kurduğu duygusal bağ ile sözkonusu işletmenin cirosuna da önemli etkiler yapabilmektedir.
Voleybol, iki yıldır resmi bahis şirketi "İddaa" programına alındığından sponsorlar "İddaa" programı üzerinden de ismini duyurabilmektedir. Yanı sıra canlı yayınlar da sponsorun ismini duyurabilmesine önemli katkılar sağlamaktadır. Mevcut sponsorluk yasasının basketbol ve voleybol gibi takım branşlarına sağladığı olanak sayesinde sponsorluk ödemelerinin tamamı (%100'ü) sponsorların vergi matrahlarından düşülmektedir. Bu da hem sosyal sorumluluk projesi, hem de pazarlama faaliyeti anlamında voleybola sponsor olmayı teşvik edici bir unsurdur.

Ege'nin Kadınlar 1. Ligi'ndeki tek temsilcisi Karşıyaka Spor Kulübü ve Ege'nin, İzmir'in, Karşıyaka'nın Çağdaş Kadınları, sizin desteğinizi bekliyor. Hem vergi avantajından yararlanın, hem sosyal sorumluluk kapsamında Türk sporunun ve çağdaş Türk kadınının destekçisi olun. Emin olun, Karşıyakalılar desteğinizi asla unutmayacaktır...

14 Temmuz 2010 Çarşamba

Ege'nin tek kadın voleybol 1. Lig temsilcisi mücadelesini sürdürmeli!

Saygıdeğer başkanımız Hüseyin Çalışkan, basına voleybolda 2. Ligte mücadele edebileceğimiz demecini vermiş, buradan daha henüz kesin bir karar alınmamış olduğunu anlamak ve umudumu diri tutmak istiyorum, çünkü %80'i altyapımızdan yetişmiş oyuncuların oluşturduğu takımımız 1. lige çıktığından beri hiç düşmedi bu ligten, daha 3 yıl önce ligi 3. sırada tamamladı ve geçen sezon düşecek denirken değerli hocamız İsmail Yengil'in göreve gelmesiyle düşmekten kurtulmayı başardı. 80'li yıllarda erkek voleybolunu, daha yakın dönemde de bayan hentbolunu ligten düşmediği halde takımı ligten çekerek kaybeden kulübümüz, üçüncü ana branşını ve tek bayan takım branşını ligten ne olursa olsun çekmemeli, şu anda Genç Milli Takım'da oyuncumuz Hande Şahbaz forma giyiyor, Yıldız Milli Takım'da ise altyapımızdan yetişen ve kulübümüzde tutmayı başaramadığımız Melisa Kerman ve Ceylan Arısan yer alıyor, takımımızda ise altyapımızdan yetişip yıllarca aralıksız hizmet eden kaptanımız Şükran Akar, altyapımızdan yetişen ve artık tecrübeli oyuncu sınıfında yer alan Tuğba Toprak ve Aslı Köprülü, yine altyapımızdan yetişen genç oyuncularımız Gamze Korkmaz, Rabia Eroğlu, Gizem Öcal, Hande Şahbaz yer alıyor, bu oyunculara genç takımımızla bu yıl başarılı bir sezon geçiren Pelin Ceylan, Yağmur Aydemir, Simay Akkaya, Zeynep Bodur, Seçil Çizmeli gibi oyuncularımızı da ekleyebiliriz. Ben takımımızın akıllı ve hesaplı takviyelerle tüm olumsuz koşullara karşın ligte kalabileceğini düşünüyorum hocamız İsmail Yengil'in görev başında olması halinde...

Yönetimimizden ricam, voleybol şubesinin yaşatılması için bir kampanya başlatılması, 100 TL bedelli olmak üzere 1000 adet voleybol kombinesi çıkartılması, ilk kombineyi alacağımı buradan ilan ediyorum. Bu kampanya ile camiamız şubenin yaşatılması için sorumluluk almış ve destek vermiş olacaktır. Yanı sıra başta Büyükşehir Belediyemiz ve Karşıyaka Belediyemize bağlı şirketler olmak üzere, İzmir ve Ege'den kazanan şirketlerin bir ana sponsor ve en az 5 yan sponsor olmak üzere şubemize sahip çıkmasının sağlanması için gerek EBSO ve İZTO gerek diğer kurumlar nezdinde gerekli girişimlerin yapılmasını umuyor ve bekliyorum. Mücadele etmeden pes etmek bize yakışmaz sayın başkan, düşmediğimiz ligten çekilmek de.

Umarım kısa süre içinde voleybol şubemiz ile ilgili güzel haberler alırız ve tüm Karşıyaka camiası el ele yüksek moral ile yeni sezona adım atarız.

13 Temmuz 2010 Salı

2318 nolu KSK Üyesi Alphan Aksoylar'dan Zorunlu Açıklama



Ben Karşıyakalı futbolcu Engin Aksoylar ile Karşıyaka Kız Meslek Lisesi El Sanatları Öğretmeni Sevim Aksoylar'ın büyük oğlu doğma büyüme Karşıyakalı Alphan Aksoylar, sünnet törenim bile kulüp lokalinde oldu, Yücel Çağatay'a sorabilirsiniz. Çocukluğumda KSK Masterler takımının maskotuydum, 80-81 sezonundaki 80000 kişilik Göztepe maçı ise hatırladığım ilk maç. 30 yıldır kulübümün peşinde maçlara gidiyorum yani. Altı ay kadar da olsa altyapısında top koşturmuşluğum var kulübümün. Ve çok sevdiğim kulübümün 2318 nolu üyesiyim. 2010 yılı dahil olmak üzere çok sevdiğim kulübüme aidat borcum bulunmamaktadır. "Gerçek Karşıyakalı" olmak ile ilgili kriterleri karşıladığımı düşünüyorum.

Basketbol Şubemiz Resmi Sitesi http://www.kskbasket.net/ 'ten Basketbol Şube Başkanı'mız Sayın Nazım Torbaoğlu'nun bugün yapmış olduğu açıklama nedeniyle yaptığım zorunlu açıklamadır.

Notlar:

1- Doğruları alkışladığım ve her koşulda kulübümü desteklediğim gibi kulübümüzün itibar, prestij ve marka değeri kaybedeceğini düşündüğüm noktalarda görüşlerimi açıklama hakkım olduğunu düşünüyorum. Farklı fikirlere tahammül gösterebilenlerin ve "ortak aklı" yaşama geçirenlerin başarıya ulaşacaklarını ve doğru kararlar alacaklarını düşündüğüm gibi. Bu nedenle Kaf-Sin-Kaf'ın Gür Sesi gereken noktalarda sesini yükseltmeyi sürdürecek.

2- Tiago konusunda iyi haberler aldık bugün, umarım voleybol şube konusunda da en kısa zamanda iyi haberler alırız.

Arz ederim.

Saygılarımla,

Alphan Aksoylar

KSK 2318 nolu üyesi

11 Temmuz 2010 Pazar

Ege Kadını Kapatılamaz! KSK Voleybol Şubesi Kapatılamaz!

Karşıyaka, adı bile sihirli. Bir şeylerin "karşı"sında, başka bir şeylerin yanında olan bir yaka olma durumu var adında. Bu yüzden birçok ilk burada gerçekleşti, yaşandı, birçok yeniliğin öncülüğü bu topraklarda yapıldı. Türkiye'de ilk kez Karşıyaka kadını KSK voleybol takımı ile şort mayoyu spor alanlarında giydi, ilk kez bir Karşıyaka Voleybol Şube Başkanı'nın cenaze töreninde (Dr. Tibet Kızılcan) kadınlar cenaze töreninde saf tuttular. (Kendisine bir kez daha Allah'tan rahmet diliyorum, toprağı bol olsun, çok arıyoruz onun gibi değerli Karşıyakalıları)

Tarihsel bir dönemeçten geçiyoruz bu günlerde ülkemizde. Gündem çok hareketli, çok karışık. Biliyoruz ki birileri kapatmak istiyorlar Türk kadınını, Atatürk'ün ülkemize getirdiği yenilikleri, devrimleri aşındırmak, yıpratmak, ortadan kaldırmak istiyorlar. O Türk kadınının, Ege kadınının takım sporlarında en üst temsil edildiği alan voleybol, temsil eden de Karşıyaka Spor Kulübü Voleybol Şubesi. İşte bu günlerde bunu en söylememesi gereken kişi olduğunu düşündüğüm saygıdeğer Karşıyaka Spor Kulübü Başkanı Hüseyin Çalışkan, voleybolun gelir getirmediğini, yük olduğunu söyleyerek voleybol ile ilgili bir "karar" alacaklarını söylüyor Salı günkü yönetim kurulu toplantısında. Daha bir ay önce kongrede voleybol şubesinin bütçesi 1 milyon TL olarak açıklamamış mıydınız, bir ay içinde ne değişti? Karşıyaka Spor Kulübü'dür, söylediğiniz gibi gençlik kulübüdür, kar amacı ile çalışan bir kuruluş değildir, evet bütçe denkliği ile çalışması esastır, ama yönetim kurulu ve yöneticiler de o bütçe denkliğini sağlayacak kaynakları yaratma, sponsorları bulma ile yükümlüdürler. Kulüp bütçesinin sadece %5'ini oluşturan voleybol şubesi nasıl oluyor da yük oluyor Karşıyaka Spor Kulübü'ne, sadece 1-2 futbolcu ya da 1-2 basketbolcunun ederine denk gelen koca bir voleybol şubesi nasıl oluyor da yük oluyor? O voleybol şubesinin yüzlerce Karşıyakalı genç kızın ve ailelerinin spor aşkını yaşattığını bilmiyor mu acaba sayın başkanımız?

Voleybol şubesi ile ilgili alınacak "karar" tarihidir sayın başkan, ve bilmelisiniz ki bunun vebali de ağırdır, burada gerek yönetim kurulu, gerekse Karşıyaka Belediye Başkanı Sayın Cevat Durak devreye girmeli, sorumluluk almalı ve şubenin ayakta kalması için gerekenleri yapmalıdır. Sizi bilgilendirenler yanlış bilgilendirmiş sayın başkan, o "başarısızlığımız için fırsat kolluyorlar, sussunlar, maça gelsinler, forma alsınlar, kombine alsınlar" dediğiniz Karşıyaka Spor Kulübü aşıkları söylediğinizden daha fazlasını yapıyorlar, hem de onlarca yıldır, ve bilin, voleybol şubesinin yaşatılması için daha fazlasını da yapacaklardır. Kongrede sevgi, birlik, beraberlik demiştiniz sayın başkan, beni ve birçok Karşıyakalı'yı ümitlendirmiştiniz, yüreğimize coşku vermiştiniz, ama üzülerek görüyorum ki, mevcut kırgınlıklara yeni kırgınlıklar ekliyorsunuz. Umarım bu kırgınlıkları gidermeye ve camiamızı birleştirerek tüm branşlarda zirveye oynama sinerjisini ve enerjisini oluşturmaya gücünüz yeter. Unutmayın, biz kulübümüze aşığız, ne sizden ötürü, ne size rağmen...

Saygılarımla,

Alphan Aksoylar
Karşıyaka Spor Kulübü 2318 nolu üyesi

7 Temmuz 2010 Çarşamba

Furkan bu formayı 2010-2011'de de giyecek! Darısı 100. yılımıza!!!

Öncelikle geçtiğimiz haftaya bir dönelim. 1 Temmuz Perşembe akşamı saat 21:36'da basketbol şubemiz resmi site http://www.kskbasket.net/ aracılığı ile "henüz onaylanmış ve kabul edilmiş bir teklif bulunmadığı", "planlarını Furkan'ın takımda kalacağı" yönünde yaptıklarını şube başkanımız Nazım Torbaoğlu ağzından açıkladı. Buradan basketbol şubenin dışında bazı gelişmeler olduğu ve şubenin Furkan'ın takımda kalmasını istediği sonucuna açıklamada açıklanmayanları anlayabilen herkes varmıştır sanırım. Daha bu açıklamanın mürekkebi soğumadan (yaklaşık 3 saat sonra) http://salsabasket.blogspot.com/, http://www.turkbasket.com/ ve http://www.megabasket.net/ siteleri ardı ardına Furkan'ın GS'ye "taksitle ödenecek" bir miktar para ve birkaç kiralık futbolcu karşılığında "verildiği", anlaşmanın sağlandığı ve işin imzaya kaldığı haberlerini verdiler. 2 Temmuz Cuma günü bu gelişmeler karşısında http://www.yesilkirmizi.net/ 'e açıklama yapan basketbol şube başkanımız Nazım Torbaoğlu, GS'nin yanı sıra FB'nin de teklifleri olduğunu söylerken, "ancak Furkan'ın 1-2 sezon daha Karşıyaka'da oynayacağı bir teklifin kabul edilebileceğini, ancak böyle bir teklifin henüz sözkonusu olmadığını" söyleyerek, Furkan için nasıl bir teklif beklendiğini taliplilere ve kamuoyuna bildiriyordu. Haberlere en hızlı refleks gösteren KSKList 1 Temmuz'u 2 Temmuz'a bağlayan geceyi uykusuz geçirirken, http://www.kafsinkaf.org/ siteyi karartıyor ve Asaf Yalman, Erinç Atilla ve Cevdet Florat'ın yazılarıyla "Furkan'ın" bu şekilde "satılmaması" gerektiğini yüksek sesle haykırıyordu. Ben de 2 Temmuz Cuma 22:09'da Kaf-Sin-Kaf'ın Gür Sesi 'ne yazdığım "Furkan Gururumuzdur! SA-TI-LA-MAZ!" başlıklı yazımda belki de Furkan'ın rakiplere sunuluşuna en sert tepkiyi gösteren ifadeleri kullanarak böylesi bir girişimin kulübe ihanet olduğunu, bunun gerçekleşmesi halinde kulübe ihanet edenlere karşı mücadelenin ön saflarında olacağımı duyuruyordum. Ardından kulüp ve basketbol şube cephelerinde tam 4 gün süren ilginç bir sessizlik yaşanırken, ana yönetimin bu konuda ısrarlı bir biçimde sessiz kalması dikkat çekiyordu. Bu dönemde diğer internet sitelerinden http://www.ksk1912.org/ Yazıklar Olsun başlıklı bir yazı ile gelişmeleri kınarken, http://www.uniksk.com/ ise Furkan'ı satanı Biz de satarız başlıklı bir yazı ile tepkisini ortaya koyuyordu. Yanı sıra kişisel bloglardan http://anlayamazsiniz.blogspot.com/ ve http://hayaletstyle.blogspot.com/ da konuya duyarlılığını yazıları ve yorumları ile gösteriyordu. 2 Temmuz'daki gelişmeler üzerine KSKList ve facebook'ta iletişim kuran Karşıyakalılar 5 Temmuz'da bu girişime karşı yapılabilecekleri konuşmak üzere toplanma kararı alırken, ana yönetimin tepkiler nedeniyle transferin netleştirileceği toplantıyı 2 Temmuz'dan 6 Temmuz'a ertelediği söylentileri etrafa yayılıyordu. 2 Temmuz 5 Temmuz arasında GS'nin teklifinde küçük bir değişiklik yaptığı, FB'nin ise 1 yıl Karşıyaka'da kiralık kalması yönünde bir teklif getirdiği haberleri ulusal basketbol sitelerinde yayınlanıyor, gerek basketbol şubemiz, gerek ana yönetimimizden herhangi bir yalanlama gelmiyordu. 5 Temmuz'da gün içinde yaşanan gelişmeler benim cephemde bende kalacak, ama sadece şunu söyleyeyim, Furkan'ın kalması için zaten mevcut olan motivasyonum daha da güçlendi! 5 Temmuz Pazartesi akşamı biz Karşıyaka sevdalıları Tenis Lokali'nde Furkan'ın formasının etrafında tartışır, düşüncelerimizi paylaşır ve Furkan'ın 2 sezon daha kalabilmesi için yapılabilecekleri konuşurken 6 Temmuz'da FB'nin de son teklifini vereceği ve transferin netleşeceği söylentileri duyuluyordu.
Toplantı gerçekleşirken muhtemelen Çiğli Selçuk Yaşar Tesisleri'nde Furkan transferi konusu başka bir şekilde masaya yatırılıyordu. Bizler tartışmalarımız sonucunda "Furkan'ı satmak, Geleceğimizi satmaktır!" başlıklı basın bildirisinin ana hatlarını netleştirirken, aynı gece sözkonusu bildiri imzaya açılıyor, 6 Temmuz Salı öğlene kadar bazı Divan Kurulu üyeleri de dahil olmak üzere onlarca KSK üyesi ve yüzlerce Karşıyakalı bu bildiriye imza atıyordu. Kısa bir süre içinde ulusal basın da dahil olmak üzere ses getiren bu tepkimiz, ana yönetimden beklenen cevabı alamasa da basketbol şubemizden 6 Temmuz Salı 16:57'de şube başkanımız Nazım Torbaoğlu ağzından "Furkan Satılık Değildir" başlıklı açıklama ile karşılığını buldu. Her ne kadar bu açıklamadaki ana yönetimi koruma çabası dikkat çekici de olsa, tepkilerin yerini bulduğu net biçimde görülebiliyor. Varsın kulüp yönetiminde hiçbir tecrübemiz olmasın, varsın maksadını aşan yorumlar yapmış olalım, varsın gerek basketbol şubeye, gerek ana yönetime hiçbir zaman hak edilmeyen eleştiriler yapmış olalım, yeter ki kulübümüz farklılığını bir kez daha ortaya koysun, bizler "kötü adam" olmaya razıyız. Kulübümüzü köy takımı olarak görenler ve öyle yönetmek ve yönlendirmek isteyenlere kulübümüzün Karşıyaka Spor Kulübü olduğunu göstermeye devam edeceğiz, Zühtü Işıl'ın, Süreyya İplikçi'nin, Sadi İplikçi'nin, Gode Cengiz'in, Gazcı Erol Özışıkçılar'ın, Kuş Argun Akmoral'ın, Ali Ulvi Kiremitçiler'in, Pertev Molay'ın, Erol Baş'ın, Muharrem Candaş'ın izinden gitmeye ve ruhlarını yaşatmaya devam edeceğiz. Böylesi bir satış önce onların kemiklerini sızlatacaktı, biliyoruz çünkü...

Şu anda Avrupa Ümitler Şampiyonası için Birkan ile birlikte Hırvatistan'da olan Furkan başlıkta da belirttiğim gibi yukarıdaki formayı (büyük olasılıkla!) 2010-2011 sezonunda giymeye devam edecek. Umarım 100. yılımızda benzeri gelişmeler yaşamayız ve Furkan 100. yıl kadromuzun kaptanı olarak formamızı taşıma şansını ve onurunu yaşayarak Karşıyaka gençliğine mükemmel bir örnek olur, biz de kulüp yönetimi tecrübesi olmayan kulüp sevdalıları olarak gözlerimiz yaşararak izler ve alkışlarız Furkan önderliğindeki şampiyon kadromuzu...

2 Temmuz 2010 Cuma

Furkan gururumuzdur! SA-TI-LA-MAZ!!!

FURKAN ALDEMİR 2013'e kadar sözleşmesini uzatacak kadar kulübüne bağlı, kaybettiğimiz genç takım finali sonrası bütün ödülleri toplamasına rağmen gözleri dolacak kadar kulübüne aşık bir KARŞIYAKA'lı! Son gün içindeki gelişmeleri gördüğümüz kadarı ile kulübümüzde basketbol şubenin ve gerçek Karşıyaka Spor Kulübü aşıklarının karşı duruşuna karşın Furkan'ı değerinin onlarca kat altına hem de borç içinde yüzen ve borçlarını ödeme olasılığı çok düşük olan bir kulübe satma girişiminde bulunmaya cesaret edenler var! Buradan açık açık söyleyeyim, Furkan Aldemir 2010-2011 ve 2011-2012 sezonlarında Karşıyaka'da oynayacaktır, oynamalıdır, satışı 100. yılın ardından NBA veya Avrupa'ya olmak kaydı ile gündeme gelebilir. Aksi girişimler KARŞIYAKA'YA İHANETTİR!

Umarım bu girişimi yapanlar gerekli mesajı alır ve geri adım atarlar, aksi takdirde 2318 nolu KSK üyesi olarak kulübe ihanet edenlere karşı mücadelenin ön saflarında olacağımı şimdiden duyuruyorum!!!