Öncelikle geçtiğimiz haftaya bir dönelim. 1 Temmuz Perşembe akşamı saat 21:36'da basketbol şubemiz resmi site http://www.kskbasket.net/ aracılığı ile "henüz onaylanmış ve kabul edilmiş bir teklif bulunmadığı", "planlarını Furkan'ın takımda kalacağı" yönünde yaptıklarını şube başkanımız Nazım Torbaoğlu ağzından açıkladı. Buradan basketbol şubenin dışında bazı gelişmeler olduğu ve şubenin Furkan'ın takımda kalmasını istediği sonucuna açıklamada açıklanmayanları anlayabilen herkes varmıştır sanırım. Daha bu açıklamanın mürekkebi soğumadan (yaklaşık 3 saat sonra) http://salsabasket.blogspot.com/, http://www.turkbasket.com/ ve http://www.megabasket.net/ siteleri ardı ardına Furkan'ın GS'ye "taksitle ödenecek" bir miktar para ve birkaç kiralık futbolcu karşılığında "verildiği", anlaşmanın sağlandığı ve işin imzaya kaldığı haberlerini verdiler. 2 Temmuz Cuma günü bu gelişmeler karşısında http://www.yesilkirmizi.net/ 'e açıklama yapan basketbol şube başkanımız Nazım Torbaoğlu, GS'nin yanı sıra FB'nin de teklifleri olduğunu söylerken, "ancak Furkan'ın 1-2 sezon daha Karşıyaka'da oynayacağı bir teklifin kabul edilebileceğini, ancak böyle bir teklifin henüz sözkonusu olmadığını" söyleyerek, Furkan için nasıl bir teklif beklendiğini taliplilere ve kamuoyuna bildiriyordu. Haberlere en hızlı refleks gösteren KSKList 1 Temmuz'u 2 Temmuz'a bağlayan geceyi uykusuz geçirirken, http://www.kafsinkaf.org/ siteyi karartıyor ve Asaf Yalman, Erinç Atilla ve Cevdet Florat'ın yazılarıyla "Furkan'ın" bu şekilde "satılmaması" gerektiğini yüksek sesle haykırıyordu. Ben de 2 Temmuz Cuma 22:09'da Kaf-Sin-Kaf'ın Gür Sesi 'ne yazdığım "Furkan Gururumuzdur! SA-TI-LA-MAZ!" başlıklı yazımda belki de Furkan'ın rakiplere sunuluşuna en sert tepkiyi gösteren ifadeleri kullanarak böylesi bir girişimin kulübe ihanet olduğunu, bunun gerçekleşmesi halinde kulübe ihanet edenlere karşı mücadelenin ön saflarında olacağımı duyuruyordum. Ardından kulüp ve basketbol şube cephelerinde tam 4 gün süren ilginç bir sessizlik yaşanırken, ana yönetimin bu konuda ısrarlı bir biçimde sessiz kalması dikkat çekiyordu. Bu dönemde diğer internet sitelerinden http://www.ksk1912.org/ Yazıklar Olsun başlıklı bir yazı ile gelişmeleri kınarken, http://www.uniksk.com/ ise Furkan'ı satanı Biz de satarız başlıklı bir yazı ile tepkisini ortaya koyuyordu. Yanı sıra kişisel bloglardan http://anlayamazsiniz.blogspot.com/ ve http://hayaletstyle.blogspot.com/ da konuya duyarlılığını yazıları ve yorumları ile gösteriyordu. 2 Temmuz'daki gelişmeler üzerine KSKList ve facebook'ta iletişim kuran Karşıyakalılar 5 Temmuz'da bu girişime karşı yapılabilecekleri konuşmak üzere toplanma kararı alırken, ana yönetimin tepkiler nedeniyle transferin netleştirileceği toplantıyı 2 Temmuz'dan 6 Temmuz'a ertelediği söylentileri etrafa yayılıyordu. 2 Temmuz 5 Temmuz arasında GS'nin teklifinde küçük bir değişiklik yaptığı, FB'nin ise 1 yıl Karşıyaka'da kiralık kalması yönünde bir teklif getirdiği haberleri ulusal basketbol sitelerinde yayınlanıyor, gerek basketbol şubemiz, gerek ana yönetimimizden herhangi bir yalanlama gelmiyordu. 5 Temmuz'da gün içinde yaşanan gelişmeler benim cephemde bende kalacak, ama sadece şunu söyleyeyim, Furkan'ın kalması için zaten mevcut olan motivasyonum daha da güçlendi! 5 Temmuz Pazartesi akşamı biz Karşıyaka sevdalıları Tenis Lokali'nde Furkan'ın formasının etrafında tartışır, düşüncelerimizi paylaşır ve Furkan'ın 2 sezon daha kalabilmesi için yapılabilecekleri konuşurken 6 Temmuz'da FB'nin de son teklifini vereceği ve transferin netleşeceği söylentileri duyuluyordu.
Toplantı gerçekleşirken muhtemelen Çiğli Selçuk Yaşar Tesisleri'nde Furkan transferi konusu başka bir şekilde masaya yatırılıyordu. Bizler tartışmalarımız sonucunda "Furkan'ı satmak, Geleceğimizi satmaktır!" başlıklı basın bildirisinin ana hatlarını netleştirirken, aynı gece sözkonusu bildiri imzaya açılıyor, 6 Temmuz Salı öğlene kadar bazı Divan Kurulu üyeleri de dahil olmak üzere onlarca KSK üyesi ve yüzlerce Karşıyakalı bu bildiriye imza atıyordu. Kısa bir süre içinde ulusal basın da dahil olmak üzere ses getiren bu tepkimiz, ana yönetimden beklenen cevabı alamasa da basketbol şubemizden 6 Temmuz Salı 16:57'de şube başkanımız Nazım Torbaoğlu ağzından "Furkan Satılık Değildir" başlıklı açıklama ile karşılığını buldu. Her ne kadar bu açıklamadaki ana yönetimi koruma çabası dikkat çekici de olsa, tepkilerin yerini bulduğu net biçimde görülebiliyor. Varsın kulüp yönetiminde hiçbir tecrübemiz olmasın, varsın maksadını aşan yorumlar yapmış olalım, varsın gerek basketbol şubeye, gerek ana yönetime hiçbir zaman hak edilmeyen eleştiriler yapmış olalım, yeter ki kulübümüz farklılığını bir kez daha ortaya koysun, bizler "kötü adam" olmaya razıyız. Kulübümüzü köy takımı olarak görenler ve öyle yönetmek ve yönlendirmek isteyenlere kulübümüzün Karşıyaka Spor Kulübü olduğunu göstermeye devam edeceğiz, Zühtü Işıl'ın, Süreyya İplikçi'nin, Sadi İplikçi'nin, Gode Cengiz'in, Gazcı Erol Özışıkçılar'ın, Kuş Argun Akmoral'ın, Ali Ulvi Kiremitçiler'in, Pertev Molay'ın, Erol Baş'ın, Muharrem Candaş'ın izinden gitmeye ve ruhlarını yaşatmaya devam edeceğiz. Böylesi bir satış önce onların kemiklerini sızlatacaktı, biliyoruz çünkü...
Şu anda Avrupa Ümitler Şampiyonası için Birkan ile birlikte Hırvatistan'da olan Furkan başlıkta da belirttiğim gibi yukarıdaki formayı (büyük olasılıkla!) 2010-2011 sezonunda giymeye devam edecek. Umarım 100. yılımızda benzeri gelişmeler yaşamayız ve Furkan 100. yıl kadromuzun kaptanı olarak formamızı taşıma şansını ve onurunu yaşayarak Karşıyaka gençliğine mükemmel bir örnek olur, biz de kulüp yönetimi tecrübesi olmayan kulüp sevdalıları olarak gözlerimiz yaşararak izler ve alkışlarız Furkan önderliğindeki şampiyon kadromuzu...
Kalemimden Dökülenler
6 yıl önce
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder